Başbakanın özelleşme söylemlerine ters düşmüyor mu?
Bizde devleti yönetenler değer üretmekten çok önemli insan konumunu sürdürme gayretindedirler. Verilen mücadele sorunlara çözüm üretmekten çok, bulunduğu kişisel konumu devam ettirebilmek ve iktidar değişikliklerinde bürokrasi içindeki yerinin en az zararla devamı adına statükonun devamlılığını sağlamak içindir. Sorarsanız asla kendileri için yapmazlar: Her şey devletin iyiliği içindir. Onun içindir ki Topluma rağmen toplumu yönetme gayretini sürdürürler.
Bugüne kadar avcılık nasıl yönetildi.Bir takım kişiler devleti yöneten yetkilileri yanlarına veya etkilerine alarak kendi görüşlerini devlete hakim kıldılar. A Takımları kurdular, devletin olanaklarını kullandılar. Avcıların nasıl yargılanması gerektiğini bildiren yazı örneklerini yargı mensuplarına göndererek yargıya müdahale ettiler. Hatırlayınız eski TCK 512 maddesine göre cezaya çarptırılan avcıları. Sonuçta ne oldu. Benimde içinde bulunduğum bir avuç azınlığın verdiği mücadele sonuçunda Yargıtay'ca uygulamanın yanlışlığı onaylandı. Sonuçta birçok avcının haksız yere canı yandı. Ama buna çanak tutan bürokratlar hiçbir şey olmamışçasına görevlerini sürdürüyorlar.
Avcı Eğitimi kitabının Editörü sayın Mehmet Emin Bora'nın www.arpacik.net adlı sitesinde okumaya değer çok ilginç yazıları var. "Avcı Eğitiminde yaşanan Yanlışlıklar -2" ve "Yanlışın neresinden Dönerseniz." Yazılarını okuyunca Ankara'yı ve nasıl yönetildiğinizi çok rahat kavrıyorsunuz. Atandıkları görev konusunda ilgisiz ve bilgisiz olunca doğal olarak devleti aile toplantılarındaki dostlarının tavsiyelerine göre yönetiyorlar.
Ne adına?
Bürokraside önemli bir mevkide oturmak adına.!
Her şey devlet için!
Pekiyi durum bugün daha farklı mı?
Tam tersine daha da kötü. Mevcut iktidarın avcılık konusunda önceden hiçbir çalışması yok. Tamamen bürokrata teslimler. Yeni yasa bu iktidar döneminde çıktı. Ama memun kalmadılar değişiklik yapmaya çalışıyorlar. Yeni yasanın avcılığa bir çözüm getirmekten çok idari otoritenin yetkilerini artırma ve ona mali kaynak sağlamaktan öte bir amaç gütmediği kısa süren uygulamalar sonucunda anlaşıldı. Yeni yasadan avcı vatandaş, mali külfet ve ilave bürokratik işlemlerden şikayet ederken, memurlar idari işlemlerin çoğalmasından doğan iş yükünden şikayet eder oldu.
Pekiyi ama neden?
Çünkü yasayı üst düzey bürokratlar hazırladı. Bürokrat yasayı kendi sorunlarını çözmek için hazırladı.
Avcı toplumunun sorunu siyaseti ilgilendiren mesele.
Başbakan her konuda özelleşmeyi savunuyor. Doğruda ediyor.
Oysa Çevre ve Orman Bakanının eylem ve söylemi kendi içinde çeliştiği gibi, Başbakanın görüşlerine de ters düşüyor.
Sayın Bakan her fırsatta kendisinin çevre dostu olduğunu kanıtlamak için basında sık, sık avcılığın karşısında olduğunu belirten konuşmalar yapıyor. Kamuoyundan destek de görüyor. Popülaritesi artıyor.
Çevre ve Orman Bakanı diyor ki; Doğal yaşamı ve Yaban hayatın zarar görmemesi için Avcılık kısıtlanmalıdır.
Pekiyi çözüm öneriniz ne?.
YASAK!!!
Pekiyi özel avlak girişimciliğini teşvik etseniz olmaz mı?
Avcıların bu alana yönlendirilmesi Av hayvanlarının üzerindeki baskıyı azaltmaz mı? Böylece Av yaban hayatını daha rasyonel biçimde korumuş ve kollamış olmazmışsınız?
Bana kalırsa Sayın Bakan Avcılığı ve sorunlarının ne olduğunu daha kavrayamamış. Bakanlığının Çevre kısmını kullanmayı tercih ediyor ve türbünlere sesleniyor.
Benim tespitim;
Avcı çok, av yok. Bu işi tek başına ne yasak ne ceza nede eğitim çözebilir. İşin çözümü kültür avcılığının geliştirilip yaygınlaştırılmasında.
Ama gelin görün ki bunun önünde en önemli engel yeni çıkartılan yasa.
Yeni av kanunu Sayın Osman Pepe'nin döneminde çıktı.
Bu konuda yasada ne var?
Teşvik şöyle dursun yasal vergisinin haricinde satıştan %10 döner sermaye ye para istiyor. Uygulamada da voliyere konan kuşların parasını peşin istiyorlar. Satamamışsın, hastalık gelmiş ölmüşler umurlarında mı?
Pekiyi hiç özel avlak kaldı mı? Bu işten bu güne kadar kaç para topladınız?
Döner sermayeler; kamu kurumlarının ürettiği mal ve hizmetlerin devamlılığını sağlanması amacı ile, hizmetten yararlananlara bedeli karşılığında, mal ve hizmet satışı yapan kamu kuruluşlarıdır. Özel avlak işletmecisine ne hizmet sunacaksınız da o hizmetin devamı için döner sermaye ye para istiyorsunuz?
Bu şartlarda özel avlak kuracak enayi çıkar mı dersiniz?
Sülünleri kim üretecek?
Devlet. Avlarma Bedelini onun için alıyorlar ya!
Ya özelleşme politikası ne olacak?
Onu Çevre ve Orman Bakanımız Başbakana izah edecek.
Muhtemelen cevap; Yasanın gereğini yapıyoruz Başbakanım. Olabilir mi?
Başbakan bu yasayı kim çıkartmış diye sormaz mı dersiniz?
Başbakan sorar mı bilmem ama ben sizin görüşlerinizi öğrenmek istiyorum.
Sizce de yasanın bu maddesi Hükümetin ve Başbakanın özelleşme söylemlerine ters düşmüyor mu?
20 Ekim 2005
Nedim ÇALIM
|